Restaurantın Freelance İletişim Danışmanı olan Didem Hanım, temizlik, tat ve düzen konusunda çok titiz.Ayrıca bizi çok sıcak karşıladı, hiç yabancılık çekmedim.
Mekana girer girmez kendinizi bir sahil kasabasında hissetmemeniz imkansız. :)
Bu manzara ve Ege'nin o eşsiz tatlarıyla
bizi alıyor İstanbul'dan Ege'ye götürüyor,Didem hanım. :)
Hiç de pişman olmuyorum :)
Levrek marin, patlıcan salatası, börülce, kaya koruğu, girit ezmesi
Kalamar, paçanga böreği, levrek kokoreç, fener kavurma,....gibi
tatların ardı arkası kesilmedi.
Muhabbet etmeye zorlandık diyebilirim. :) Herkes her yemeği beğenmez bunda sizinle aynı fikirdeyim.Fakat, 'yok ya bunu sevmedim' dediğim hiç bir şey olmadı.Herkesin beğenebileceği tatlardı.
Biraz yemeklere ara verip resimler çekildik.Mekanın güzelliğinden hatıralarımızı alı koymak istemedik.
Son olarak tatlılarımızı da tadıp oradan istemeye istemeye ayrıldık. :(
Kerebiç özel kaymak ile sunulmuştu.
Yanlnız şunu söylemeden edemeyeceğim.Eğer benim gibi henüz tatile çıkmadıysanız ve artık 'yeter' diyorsanız; Bodrum Restaurant'a giderek Ege'yi ayağınıza getirin ve bir kaç saatliğine İstanbul'dan uzaklaşmış olun.Hissi bile harika.....
güzel bir gündü, iyi ki geldin
YanıtlaSil